
Çikolatanin Türkiye Hikayesi
Türkiye’de ilk çikolata fabrikası yabancı sermayeli olarak 1927 yılında
Feriköy’de kurulmuştur. Avrupa’da 1860’larda üretimine başlanan çikolatanın
ülkemize gelişi bir 100 yılı almıştır. Ayrıca Osmanlı mutfağının ve geleneksel
tatlı kültürümüzün çok baskın olması nedeniyle çikolatanın o yıllardaki
tüketimi de daha ziyade elit bir tabaka ile sınırlı kalmıştır. Türkiye’de
endüstriyel çikolata üretimi 1970’li yıllarda başlamıştır. Ülkemizde ve batıda
kullanılmakta olan çikolata üretim teknolojisinin temeli de 1975’tir. 1975-1980
yılları arasında yaşanan döviz sıkıntısı nedeniyle üretim kapasiteleri kısıtlı
kalmış, bunun sonucu olarak da reklama yatırım yapılmamıştır. Döviz sıkıntısı
yaşanan bu dönemde yatırımlara devam edilmiş, yapılan yatırımların çalıştırılması
1980’den sonra hızlanmış, bu tarihten sonra hammadde teminindeki zorluklar da
aşılmış, hatta kakao çekirdeğinden gümrük de kaldırılmıştır. Önceleri lüks
ürünler kapsamında olan çikolatalı mamuller sektöründe gümrüklerin de
sıfırlanmasıyla 1980’den sonra çok hızlı bir gelişme yaşanmıştır. Bu arada
şekerlemeye yatırım yapılmamış, tüm yatırımlar çikolataya yönelmiştir. Bu
önemli bir stratejik karardır. Peş peşe fabrikalar kurulmuş ve çikolatalı
mamullerde gelişme ön planda tutulmuştur
1.1 Türkiye
ve Dünyada Şekerleme ve Kakaolu Ürünlerin Üretim, İthalat ve İhracat
Miktarlarının Yıllara Göre Dağılımı
1.1.1 Türkiye’de
Üretim
Türkiye’de şekerli ve çikolatalı mamuller sektörünün
başlangıcı bölgeden sağlanan hammaddelerle küçük imalathanelerde üretilen lokum ve helva gibi geleneksel Türk şekerlemelerinin
üretimine dayanmaktaydı. Günümüzde, geleneksel üretim yöntemleriyle birlikte modern üretim
teknolojisinin de kullanıldığı sektör, gıda sanayi içinde yer alan, üretiminde
kullanılan hammaddeler, yardımcı maddeler ve ambalaj malzemeleri ile yan
sanayisini de geliştiren önemli sektörlerden bir tanesi durumuna gelmiştir.
Şekerli ve çikolatalı mamuller Türkiye’nin hemen hemen her ilinde ve ilçesinde
üretilmekte, sektörde büyük, orta ve küçük işletmeler birlikte yer almaktadır.
Sektöre ait ürün yelpazesinin çok geniş olması, firmaların
ekipmanlarında değişiklikler yaparak çeşitli ürünleri değişik zamanlarda
üretebilmeleri ve fabrikalarda üretimin genelde 3 vardiya, küçük üreticilerde
tek vardiya hatta mevsimlik üretim olması söz konusu olduğundan, ürün bazında
üretici firma sayısını ve üretim kapasitesiyle ilgili rakamları kesin olarak tespit
etmek oldukça güçtür.
Yabancı sermayeli yatırım teşvik belgesi almış firmaların da
faaliyette bulunduğu sektörde, lokum, helva ve şekerleme üretiminin büyük
bir bölümü küçük ölçekli işletmelerce, ciklet, çikolata ve çikolata
mamüllerinin tamamına yakını ise 50 ve daha fazla işçi çalıştıran işletmelerce
gerçekleştirilmektedir.
Şekerlemeler genellikle eritme, pişirme, şekillendirme,
soğutma ve ambalajlama işlemlerinden geçirilerek üretilmektedir. Modern üretim
teknolojisi kullanan işletmelerde her ürün çeşidi için ayrı üretim hattı kullanılmakta, bu durum sabit yatırımların
yüksek olmasını gerektirmektedir. Şekerli ve çikolatalı mamul satışlarının
mevsimsel özellikler göstermesi özellikle kış aylarında ve dini
bayramlarda talebin en yüksek seviyeye ulaşması nedeniyle, üretici
firmalar stoklar için de önemli harcamalarda bulunmaktadırlar. Bu açıdan
bakıldığında, şekerli ve çikolatalı mamuller sermaye yoğun bir işkolu olarak göze çarpmaktadır.
Ancak, sektörün özelliği ve
geleneksel üretimin emek gücüne dayanıyor olması nedeniyle, sektör
sermaye ve emek yoğun bir sektör olarak ele alınabilmektedir.
Gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında, Türkiye’de kişi
başına şekerli ve çikolatalı mamuller tüketiminin oldukça düşük olduğu bilinmekle birlikte, son yıllarda
tüketimin artmakta olduğu görülmektedir. Türkiye’nin genç bir nüfusa sahip
olması ve mevcut tüketimin oldukça düşük bulunması nedeniyle, sektör ürünlerine olan
talepte gelecek yıllarda düzenli artışlar olması beklenmektedir.
Tablo 1 - Türkiye Şekerli ve
Çikolatalı Mamuller Üretimi
(1.000 Ton)
1998
|
1999
|
2000
|
2001
|
2002
|
2003
|
2004
|
2005*
|
|
Ciklet
|
84
|
74
|
63
|
64
|
66
|
76
|
83
|
90
|
Her Çeşit Şekerleme
|
137
|
133
|
138
|
142
|
147
|
156
|
175
|
180
|
Lokum
|
39
|
40
|
43
|
42
|
44
|
46
|
48
|
50
|
Helva
|
48
|
49
|
52
|
51
|
53
|
56
|
58
|
59
|
Çikolata ve Kakaolu Mamuller
|
108
|
99
|
118
|
123
|
131
|
157
|
173
|
182
|
TOPLAM
|
416
|
395
|
414
|
422
|
441
|
491
|
525
|
561
|
Kaynak: DPT, 8. Beş Yılık Kalkınma Planı, 2004
Yılı Program/
Destek Çalışmaları
*: Tahmin
*: Tahmin
Özellikle, 1993 yılından itibaren başta Bağımsız Devletler
Topluluğu ülkeleri olmak üzere eski Sovyet Cumhuriyetlerine bu ürün grubunda meydana gelen ihracat artışı
paralelinde, üretimde de ani yükselişler oluşmuş ve sektörde pek çok yeni yatınmlann gerçekleştiği
görülmüştür.
Sektör ürünleri içerisinde en önemli artış ciklet üretiminde
meydana gelmiştir. 1988 yılında 8.000 ton olarak gerçekleşen ciklet
üretimi on yıl
içehsinde %944 oranında artarak 1998 yılında 83.500 ton düzeyine yükselmiştir.
Bahsedildiği gibi, eski Sovyet Cumhuhyetlerinde ciklet başta olmak üzere şekerli ve
çikolatalı mamullere ani bir talep oluşması, ciklet üretiminde özellikle 1992 ve
1995 yılları arasında önemli artışlara neden olmuştur.
Rusya Federasyonu başta olmak üzere, sektör ihracatının
yönlendiği eski Sovyet Cumhuriyetlerinde
1998 yılında başlayan ve sonrasında devam eden ekonomik sorunlar ve artırılan
gümrük vergileri gibi çeşitli nedenler sonucu, bu ülkelere yönelik ihracatın
azalması; ihracata paralel olarak genişleyen sektörü olumsuz yönde
etkilemiştir. Yeni yatırımlara bir anda genişleyen sektör, ihracatın azalması
sonucu büyük bir atıl kapasite ile karşı karşıya kalmıştır. Bu durum yurtiçi
rekabeti önemli ölçüde artırmış, üretici firmaları yurtdışında yeni pazarlar
bulmaya yönlendirmiştir. Sektörde iç pazarın cazibesini koruması ve 2000
yılından itibaren tekrar
artmaya başlayan ihracatla birlikte yeni yatırımların devam ettiği görülmektedir.
1.1.2 Türkiye’nin
Dış Ticareti
1.4.2.1 İhracat
2005 yılında 73,28 milyar dolar olarak gerçekleşen Türkiye’nin
toplam ihracatının %0,5’ini 367,8 milyon dolarla şekerli ve çikolatalı mamuller oluşturmuştur.
Bu ürün grubunun 63,12 milyar
dolar olarak gerçekleşen 2004 yılı toplam ihracatından almış olduğu pay da %0,5 olarak gerçekleşmiştir.
İçlerinde pek çok çeşidin bulunduğu şekerli ve çikolatalı mamuller ihracatı 1996
yılına kadar artış göstermiştir. Özellikle 1994 yılında eski Sovyet Cumhuriyetleri’ne
yönelik ihracatta ani bir artış meydana gelmiş, 1993 yılında 98,2 milyon dolar olarak gerçekleşen
ihracat %95 artış göstererek 1994 yılında 191,4 milyon dolara yükselmiştir.
1995 yılı ihracat artışı %39 olarak gerçekleşmiş, ihracat 1996 ve 1997 yıllarında
duraklamış ve 1998 yılında %26 azalış göstermiştir. 1999 yılında da azalış %27
ile devam etmiş, 2000 ve 2001 yıllarına gelindiğinde ise şekerli ve
çikolatalı mamul ihracatında sırasıyla %2 ve %9,7’lik artışlar meydana
gelmiştir. 2002 yılında da bu eğilim devam etmiş ve bu ürün grubunun ihracatı bir
önceki yıla göre %4,5 artış göstermiştir. 1996 yılındaki önemli artış
sonrasında en ciddi ihracat artışı %40,7 ile 2003 yılı ihracatında
gerçekleşmiştir. 2005 yılında gerçekleşen ihracat artış oranı %15,5 olmuştur.
Ülkemiz şekerli mamuller ihracatında en yüksek pay ciklet ürün grubuna aittir.
1990-1995 yılları arasında ciklet ihracat artışı %3.944 olarak gerçekleşmiş, 1996 yılında
bir önceki yıla göre %3,8 azalan ihracat 1997 yılında %6,8 azalış ve 1998 yılında %26,2
azalışla bu eğilimini sürdürmüştür. Ancak asıl büyük azalış %35,4 ile 1999
yılında gerçekleşmiştir. 2001 yılında ciklet ihracatı bir önceki yıla göre %3,4
artış göstermiş, 2002 yılında ise %5,8 azalış meydana gelmiştir. 2003 yılına
gelindiğinde %10,5 artış gösteren ciklet ihracatı 62,59 milyon dolar düzeyine
yükselmiştir. 2004 yılında ise ciklet ihracatı %18 artış göstererek 74,1 milyon
dolar olarak gerçekleşmiştir. 2005 yılı ciklet ihracatında meydana gelen artış
%7,6 olmuştur.
Tablo 2 - Türkiye’nin Şekerli ve Çikolatalı
Mamuller İhracatı (M=Miktar: Ton , D=Değer: 1.000 Dolar)
Kaynak: DTM
Not: 17.04 pozisyonunda tabloda ismi geçmeyen ürünler "kakao içermeyen diğer şekerli mamuler" içerisinde gösterilmiştir.
Türkiye’nin ciklet ihracatının yöneldiği en önemli ülke
Rusya Federasyonu olmuştur. Rusya Federasyonu’na ciklet ihracatı en yüksek
seviyeye 70,6 milyon dolarla 1994 yılında ulaşmış, söz konusu yılda bu ülkenin
toplam ihracatımız içinde almış olduğu pay %63 olmuştur. 2005 yılında 2,9 milyon dolarlık ihracatla
bu ülke ciklet ihracatında 6. sırada yer almıştır. 2005 yılında Irak 7,93 milyon dolarla en çok ciklet ihracatı yapılan
ülke olmuş, bu ülkeyi 5,1 milyon
dolarla Kırgızistan ve 4,1 milyon
dolarla Azerbaycan izlemiştir.
Önceki yıllarda en önemli ihraç pazarımız olan Rusya Federasyonu’na yapılan
şekerli ve çikolatalı mamuller ihracatının azalmasının en önemli
nedenini, ülkenin yaşadığı 1998 krizi ve sonrasındaki ekonomik sorunlar ve devamında
yerli üretimde ve batılı ürünlerde görülen artışlar oluşturmaktadır. Şekerli ve çikolatalı mamuller olumsuz ekonomik koşullardan en çok etkilenen ürünler
arasındadır. Özellikle, Rusya Federasyonu’nda Ağustos 1998’de gerçekleştirilen
%34 oranındaki develüasyonun etkisiyle, bu ülkeye yapılan ihracat olumsuz yönde
etkilenmiştir. Bir diğer olumsuz durumda 26.1.1999 tarihinde yayınlanan
hükümet kararnamesiyle, gelişmekte olan veya az gelişmiş ülkelerden yapılan
ithalatta uygulanan Genelleştirilmiş Preferanslar Sistemine (GSP) tabi, içinde ciklet, şekerleme,
çikolata ve kakao içeren
ürünlerin bulunduğu bazı ürünler uygulama dışına alınmıştır. Batılı ciklet
üreticilerinin Rusya Federasyonu pazarına daha etkin girmeleri, bu ülkede
kurdukları tesislerde üretimde bulunmaları ve yerli üretimdeki artışlar da Türkiye’nin
ihracatını olumsuz yönde etkilemiştir. Rusya Şekerli Mamul Üreticileri
Derneği’ne (ASKOND) göre, Rusya Federasyonu’nun şekerli ve çikolatalı mamuller
ithalatı 1997’de 576.800 ton olmuş,
1998 yılında bu miktar 309.000 tona, 1999’da ise 136.000 ton seviyesine inmiştir. Ekonomik
krizin olumsuz etkilerinin azalmasıyla birlikte Rusya Federasyonu’nun
üretiminde de artışlar
görülmektedir. Bu ülkenin 1999 yılında toplam şekerli ve çikolatalı mamul
üretimi bir önceki yıla göre % 8,6 artarak 1,5 milyon tona ulaşmıştır. Ancak
asıl önemlisi Rusya Federasyonu’nun yaklaşık 3 milyon tonluk bir üretim
kapasitesi bulunmakta, yerli ve yabancı yeni yatırımlarla bu kapasite giderek
artmaktadır. Önceki yıllarda şekerli ve çikolatalı mamuller ihracatında en önemli pazarımız olan
Rusya Federasyonu’nun üretimindeki miktar artışlarının paralelinde ürün
kalitesinde de önemli
artışlar olduğu göze çarpmaktadır.
Tablo 3 - Ülkeler İtibariyle Türkiye’nin 2005 Yılı Şekerli ve
Çikolatalı Mamuller İhracatı (1.000 Dolar)
Türkiye’nin şekerli mamuller ihracatı içinde bir diğer
önemli kalemi jöleli şekerler oluşturmaktadır. 1997 yılında 31,5 milyon dolar
olarak gerçekleşen jöleli şekerler ihracatı
2004 yılına kadar bu tutarın altında kalmıştır.
2004 yılında jöleli şekerler ihracatı 33,8 milyon dolar olmuş, 2005 yılında ise
%12 artarak 37,8 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.
2005 yılında en çok jöleli şeker ihracatı 5,12
milyon dolarla İngiltere’ye, 2,98 milyon dolarla Almanya’ya ve 2,68 milyon
dolarla Irak’a gerçekleştirilmiştir.
Lokum ve helva gibi ülkemize özgü ürünlerin
ihracatlarında henüz arzu edilen düzeylere ulaşılamamakla birlikte, ihracat
süregelen artışlar sonrasında 2005 yılında en yüksek seviyesi olan 15,8 milyon
dolara yükselmiştir.
Türkiye çikolata ve kakaolu mamuller ihracatı en yüksek seviyesine
190,6 milyon dolarla 2005 yılında ulaşmıştır. Önceki yılların aksine bu ürün
grubunun toplam ihracatı son üç
yıldır toplam şekerli mamul ihracatından fazla gerçekleşmiştir. 1990 yılında
5,8 milyon dolar olan ihracat 1997 yılına kadar sürekli artış göstermiş ancak
1998 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık %23 azalarak 71,7 milyon dolar
seviyesine inmiştir. İhracattaki azalış 1999 yılında da %17,4 oranında devam ederek 59,2
milyon dolar olarak gerçekleşmiş,
2000 yılında ise %5 artışla 62,1 milyon dolar ve 2001
yılında %10,7 artışla 68,8 milyon dolar olmuştur. Artış eğilimi %13,7 ile 2002
yılında da devam
etmiş ve ihracat 78,2 milyon dolar düzeyine yükselmiştir. 2003 yılı ihracat
artışı ise %62,9 gibi oldukça yüksek bir oranda gerçekleşmiştir. İhracat artış
oranı 2004 yılında %24,3, 2005 yılında ise %18,1 olmuştur.
Türkiye’nin ülkeler itibariyle çikolata ve kakaolu mamuller
ihracatı incelendiğinde 34,27 milyon dolarlık ihracatla Irak’ın ilk sırada yer aldığı
görülmektedir. Rusya Federasyonu 7,45 milyon dolar ve Arnavutluk 7,25
milyon dolarla en çok
ihracat yapılan diğer ülkelerdir.
1.4.2.2 İthalat
Türkiye şekerli ve çikolatalı mamuller sektörü ana hammaddesi olan
kakao açısından ithalata bağımlı bir sektördür. Kakao ve kakao ürünleri
(tatlandırıcı madde katılmış kakao tozu hariç) 2004 yılı toplam ithalatı 182,29
milyon dolar, 2005 yılı toplam ithalatı ise 139,97 milyon dolar olarak
gerçekleşmiştir. Kakao ve kakao ürünleri ithalatı içinde en büyük payı kakao taneleri
oluşturmaktadır. 2005 yılında 120,2 milyon dolarlık kakao tanesi ithal edilmiş,
bu ürünü 13,3 milyon dolarlık ithalatla tatlandırıcı madde içermeyen kakao tozu
ve yaklaşık 4,3 milyon dolarlık ithalatla kakao hamuru izlemiştir.
Şekerli ve çikolatalı mamullerde değer olarak ihracatın
ithalata oranı 1994 ve 1995 yıllarında ortalama 22 kat olarak gerçekleşmiştir.
Ancak bu oran yıllar içinde azalış göstermiş ve 2005 yılında ihracatın ithalata
oranı değer olarak yaklaşık 8,9 kat olmuştur. 2004 yılında ithalatın değer
olarak 8,9 katı olarak gerçekleşen ihracat, miktar olarak ithalatın 15,9 katı
gerçekleşmiştir. Bu durum ihraç
edilen ürünlere göre ithalatın yüksek fiyatlı lüks ürünlerden oluştuğunu
göstermektedir.
Tablo 4 - Türkiye’nin Şekerli ve
Çikolatalı Mamuller İthalatı (M=Miktar:Ton , D=Değer:1.000 Dolar)
Türkiye’ye ithal edilen şekerli ve çikolatalı mamullerin
büyük bir kısmı Avrupa Birliği ülkelerinden gerçekleştirilmekte ve ithalatın
%89,8’ini çikolatalı mamuller oluşturmaktadır.
Tablo 5 - Ülkeler İtibariyle Türkiye’n in 2005 Yılı Şekerli ve
Çikolatalı Mamuller İthalatı (1.000 Dolar)
Gümrük Birliği kapsamında işlenmiş tarım ürünleri olarak ele
alınan şekerli ve çikolatalı mamuller, içerdikleri hububat, şeker ve/veya süt
miktarına göre tarım payı itibariyle vergiye tabi tutulmaktadır. Gümrük Birliği
sonrasında şekerli ve çikolatalı mamuller ithalatında artışlar görülmekle
birlikte, bu artışlar sektörü olumsuz etkileyecek düzeylere ulaşmamıştır. Bu
ürün grubunun 1996 yılı ithalatı 1995 yılına göre %56, 1997 yılı ithalatı bir
önceki yıla göre %38 oranında artış gösterirken, 1998 yılı ithalatı ise, bir
önceki yıla göre %4,5 oranında azalmıştır. 1999 yılı toplam şekerli ve
çikolatalı mamul ithalatı ise önceki yıla göre yaklaşık aynı tutarda
gerçekleşmiştir. 2000 yılında ise, ithalat %13 oranında artış göstererek 27,7
milyon dolar seviyesine ulaşmıştır. 2000 yılında şekerli mamul ithalatında
azalış olmasına rağmen, çikolatalı mamuller ithalatında 4,4 milyon dolarlık
artış olması toplam ithalatı artırmıştır. 2001 yılına gelindiğinde ise, toplam
şekerli ve çikolatalı mamul ithalatında bir önceki yıla göre %20,6’lık bir
azalış meydana gelmiştir. 2002 yılında ithalat %3,7 oranında artış göstererek
22,8 milyon dolar, 2003 yılı ithalatı ise %19,5 artarak 27,3 milyon dolar
olarak gerçekleşmiştir. 2004 yılında %47,8 gibi yüksek bir oranda artan ithalat en yüksek seviyesine
46,28 milyon dolarla 2005 yılında ulaşmıştır.
1.1.3 Dünya
Ticareti
Dünya üretiminin önemli bir kısmı sınırlı sayıdaki çokuluslu
şirketlerce gerçekleştirilmektedir. 2004 yılı toplam dünya şekerli ve
çikolatalı mamuller üretiminin yaklaşık %40’ını ilk 10 şirketin gerçekleştirdiği
tahmin edilmektedir. Son yıllarda
çokuluslu şirketlerin üretimlerinde gelişmekte olan ülkelere ağırlık verdikleri
görülmektedir.
Sektörün küresel üretim artış hızının %1-2 düzeylerinde
olduğu ve 2004 yılında dünyada 12,8 milyon ton şekerli ve çikolatalı mamul
üretildiği çeşitli raporlarda belirtilmektedir. Aynı kaynaklara göre dünya
toplam şekerli ve çikolatalı mamuller perakende pazarının büyüklüğünün 119
milyar dolar olduğu, bu tutarın %54’ünü çikolatalı mamullerin, %46’sını ise
içinde cikletin de dahil
olduğu şekerli mamullerin oluşturduğu tahmin edilmektedir Euromonitor).
2004 yılında şekerli ve çikolatalı mamuller dünya ticaret
hacmindeki artışın devam ettiği görülmektedir. Ancak 2003 yılında %22 olarak
gerçekleşen bu artış 2004 yılında %16 düzeyinde kalmıştır.
Tablo 6 - Dünya Şekerli ve Çikolatalı Mamuller Dış Ticareti
(milyon $)
Şekerli ve çikolatalı mamuller dünya dış
ticaretinin büyük bir
kısmını gelişmiş ülkelerin kendi aralarında yaptığı ticaret oluşturmaktadır. Gelir
seviyesi yüksek ülkelerde, kişi başına tüketilen şekerli ve çikolatalı mamuller de yüksek
miktarlarda bulunmaktadır. Dünya tüketiminde sürekli artışlar görülmekte ve bu
artışların gelecek yıllarda da devam edeceği tahmin edilmektedir.
1.4.3.1 İhracat
Sektörün dünya üretiminin ve ticaretinin büyük bir kısmı
gelişmiş ülkelerce gerçekleştirilmektedir. 2004 yılı dünya çikolatalı mamuller
ihracatının yaklaşık %65’i ve ithalatın yaklaşık %52’si Avrupa Birliği (15)
ülkeleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Şekerli mamuller için AB (15)
ülkelerine ait bu
oran, ihracat için yaklaşık %37, ithalat için ise %33 olmuştur.
Tablo 7 - Ülkeler İtibariyle 2004 Yılı
Dünya Şekerli ve Çikolatalı Mamuller İhracatı (milyon $)
2004 yılında 17,68 milyar dolarlık toplam şekerli ve
çikolatalı mamuller ihracatının yaklaşık %33’ünü şekerli mamuller, %67’sini ise
çikolatalı mamuller oluşturmuştur.
1.4.3.2 İthalat
Dünya ithalatı incelendiğinde, önemli ihracatçı ülkelerin
pek çoğunun aynı zamanda önemli ithalatçı ülkeler olduğu görülmektedir.
5,87 milyar dolar olan 2004 yılı toplam dünya şekerli mamuller ithalatının
%20’sini gerçekleştiren ABD en büyük ithalatçı ülkedir. Türkiye’den ABD’ye 2004 yılında
4,1 milyon dolarlık, 2005 yılında ise 4,6 milyon dolarlık şekerli mamul ihraç
edilmiştir. Dünya ithalatında ABD’den sonra diğer önemli ülkeler %7,9 ile
Almanya ve %6,6 ile İngiltere’dir.
Tablo 8 - Ülkeler İtibariyle 2004 Yılı
Dünya Şekerli ve Çikolatalı Mamuller İthalatı (milyon $)
Dünya toplam çikolatalı mamuller ithalatında %11,3 ile
Fransa ilk sırada
yer almaktadır. Bu ülkeyi %10,5 ile ABD, %9,3 ile Almanya ve %8,2 ile
İngiltere izlemektedir. Belirtilen dört ülke dünya çikolatalı mamuller
ithalatının yaklaşık %40’ını oluşturmaktadır.